Radyo, insanların yüzlerini görmeden seslerini tanımak; görmediğiniz yüzlerini hayal etmektir.
Yıllarca birçok oyuncu ve sanat adamı radyodan seslendi dinleyicisine. Dinleyenler o seslerle başka alemlere daldılar. Birkaç efekt, biraz müzik ve insan sesiyle var oldu radyo tiyatrosu.
Mikrofon başında toplanmaktı radyo tiyatrosu. Dinlemek ve beklemekti.
Birlikte mikrofon başında soluk alıp vermek, duyguları sözcüklere dökmekti radyo tiyatrosu…
Gençlerle ve yetişkinlerle, bu geleneği sahneye taşımak dinlemek ve beklemek olgusundan vazgeçmeden görülmeyeni görünür kılmak, birlikte soluk alıp vermek istiyoruz.
Gençler ve yetişkinler emek verdikleri, ter döktükleri ama haz aldıkları çalışmalarla- sesleriyle, minik aksesuar ve giysileriyle ve de kendi yaptıkları müzikleriyle radyo tiyatrosunu sahneye taşıyorlar. Sesleriyle karakteri var ederken, bedenlerinde yarattıkları karaktere ses veriyorlar.
Gerisi ise dinlemek ve hayal etmek…
Siz de kapayın gözlerinizi bu hayale ortak olun.